Yaz tatili nedeniyle, uzun süre ara vermek zorunda kaldığım blog yazılarıma geri dönebiliyorum. Aradan geçen süre zarfında, ilginizi çekeceğine emin olduğum çok önemli gelişmeler ve değişiklikler oldu. Örneğin, İstanbul’daki vize birimine karşı açtığım iki önemli davayı ardı ardına kazandım, bunlardan ilki Ankara Anlaşmasına Türkiye’den başvuranları, ikincisi de Evlilik vizeleriyle eş ve çocuklarını Türkiye’den getirmek isteyenleri ilgilendiriyor. İleriki günlerde bu davalara ve tatil sürecinde yazamadığım ancak hepinizin ilgileneceğine emin olduğum konulara detaylarıyla değineceğim. Ama öncelikle, önümüzdeki perşembe günü halkoylamasına gidilecek olan İskoçya’nın bağımsızlık refarandumunun göçmenlik kanunlarına olası etkilerine değinmek istiyorum.

Halihazırda, İskoçya, Birleşik Krallığın bir parçası olarak, İngiltere ile aynı göçmenlik sistemine tabi. Ancak, eğer İskoçya, halkoylaması sonrasında bağımsız bir ülke olursa, yeni İskoç hükümeti farklı bir göçmenlik kanunu çıkarak çok farklı bir sistemi uygulayabilecek.

Önümüzdeki Perşembe, 18 Eylül 2014 günü, toplam 4.1 milyon İskoçyalı, İskoçya’nın bağımsız bir ülke olup olmaması gerektiği konusunda oylamaya gidecek. Bugünlerde tartışılan konulardan biri de, bağımsızlık sonrasında, İskoçya’nın ihtiyaçlarına yönelik daha iyi bir göçmenlik yasasının hazırlanmasında nelere dikkat edilmesi gerektiği. Konuştuğum bir çok İskoçyalı hukukçu, -ki bunlardan bazıları, bizzat (eğer gerçekleşirse) bağımsız İskoçya hükümetinin hazırlayacağı göçmenlik yasalarına katkıda bulunabilecekler kişiler-, İskoçya’nın dünyada eğitim, çalışma ve yaşama koşullarında rekabet edebilir olması için, yumuşak göçmenlik yasalarından yanalar. Yani, İskoçya’nın daha kolay öğrenci ve çalışma vizesi vermesinden yanalar.

Tartışılan planlar, İskoçya’nın uzak ve yerleşimin az olduğu alanlara çalışmaya gidecek kişileri teşvik edici yasaların hazırlanacağına işaret ediyor. Böylelikle, yerel halkın işgücünün gelişimi ve ülke ekonomisinin hızlı kalkınması amaçlanıyor.

Oylamaya katılacaklara İskoçya’nın bağımsızlığı için oy vermeleri çağrısında bulunan sivil insiyatif grubu Yes Scotland, İngiltere’nin mevcut vize sisteminin, İskoç Üniversitelerine zarar verdiğini, üstün yetenekli veya paralı yabancıların İskoçya’ya gelmediklerini ve Üniversitelerin ya maddi açıdan ya da yetenekli yabancı hoca ve öğrencilerden mahrum kaldıklarını iddia ediyor. Grup, yeni İskoç hükümetinden yabancıların İskoç üniversitelerinde eğitim almalarını kolaylaştıracak adımlar atmalarını talep ediyor.

Şu anda kabul edilmiş bağımsızlık deklerasyonuna göre, kesin olan kurallar da var. Bunlar, İskoçya’da yaşayan yabancıları ve Birleşik Krallık vatandaşlarını, İskoçya’da doğan ancak oylama tarihi itibarıyla İskoçya dışında yaşayanları ilgilendiriyor. Özetle

1- İskoçya, aynen Kanada, Avustralya ve Yeni Zelanda gibi, devlet başkanı olarak Kraliçe Elizabeth’i kabul edecek. Ancak bu, tamamen sembolik bir görev olacak. İskoçya hükümeti tam bağımsız olacak. Kendi bakanlıkları, kendi ordusu, kendi savunma ve polis gücü, kendi parlamentosu ve yasama, yargı ve yürütme organları olacak.

2- Şu anda İskoçya’da yaşayan bütün Birleşik Krallık vatandaşları, İskoç vatandaşı olacak ve İskoçya Pasaportu alacak.

3- İskoçya, yeni ve bağımsız bir ülke olarak otomatikman Avrupa Birliği üyeliğine kabul edilecek.

4- İskoçya’da doğan ancak oylama tarihinde İskoçya’da yaşamayanlar, İskoçya vatandaşı olabilecek.

5- İskoçya’da yaşayan, eğitim alan veya çalışanlar ile süresiz oturum izni sahipleri, bu izinlerini kaybetmeyecek. Ancak, ilerleyen aylarda veya yıllarda, oturum kartlarını İskoçya’nın kendi vizesi veya kartıyla değiştirmek zorunda kalabilecekler.

6- İskoçya vatandaşları ve İskoçya’da oylama tarihinde vizeli bulunan yabancılar, İngiltere’ye vizesiz giriş yapabilecekler. Ancak vizeleri bittikten sonra, İskoçya vizesi almak zorunda kalacaklar.


Tamer Ulay

Tamer Ulay, İngiltere ve Avrupa Birliği göçmenlik hukuku uzmanı olarak, Londra merkezli Garth Coates Göçmenlik Hukuku firmasında yönetici dosya uzmanı görevini sürdürmektedir. Bu blog sitesinin yöneticileri ve yazarlarından biri olarak, göçmenlik yasalarında olan değişiklikleri, vizelerde yaşanan sorunları ve İngiliz göçmenlik mahkemelerinin kararlarını bilgisayar ekranlarınıza taşıyor. Sektörde yaklaşık 30 yılı aşkın deneyimiyle sadece İngiltere'ye yönelik göçmenlik başvurularına değil, aynı zamanda başta Portekiz ve Yunanistan olmak üzere, Kıbrıs, İtalya ve İspanya'da gerçekleştirilen altın vize ve yerleşim başvurularına da yanıt vermektedir. Tamer Ulay, aynı zamanda AB ve Karayip Adaları'ndaki oturma izinleri ve çifte vatandaşlık programlarına odaklanan Coates Global firmasının üst düzey yöneticisi ve iş geliştirme direktörüdür. 'Vizesiz Dünya' blog sitesi hakkındaki eleştiri ve yorumlarınızı, Avrupa Birliği ülkeleri ve İngiltere'ye yönelik göçmenlikle ilgili taleplerinizi Tamer Ulay ile paylaşmaktan çekinmeyin. İletişim: Email: tamerf@garthcoates.com Whatsapp: +44 791 612 05 44